- izleyen
- adj. following, after, consequent, consequential, onlooking, sequent--------n. tracer, the following--------prep. after* * *pursuer
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
art zamanlı — sf. Evrim açısından ele alınan süre içinde birbirini izleyen, diyakronik Birleşik Sözler art zamanlı dil bilimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
avcı — is. 1) Avı kendine iş edinen kimse Avcı, elinde ipi silkeleyerek yavaş yavaş ağını çekiyordu. M. Ş. Esendal 2) Avcılara özgü şey Avcı çantası. Avcı giysisi. 3) sf. Başka hayvanları yakalamakta usta olan (hayvan) Avcı kuş. Avcı kedi. 4) mec. Bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bağlantısız ülkeler — is., ç. Bağlantısızlık siyaseti izleyen ülkeler, bloksuz ülkeler … Çağatay Osmanlı Sözlük
barok — is., Fr. baroque 1) M.S. 1600 1750 yılları arasındaki klasik sanatı izleyen resim ve mimarlık üslubu Barok üslubu dağınık, yüklü, şişkin biçimlerin aşırı ölçüde yığılmasıyla kendini gösterir. 2) Batı edebiyatlarında dengeden çok harekete,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
cenaze alayı — is. Cenazeyi izleyen topluluk Onu bu kadar candan alkışlayan İstanbul, iki gün sonra çok derin bir üzüntüyle cenaze alayını izledi. H. C. Yalçın … Çağatay Osmanlı Sözlük
Dadacılık — is., ğı, öz. 1) Savaşa ve toplumsal düzensizliğe karşı başkaldırmadan doğan bir sanat akımı, Dadaizm 2) ed. 1916 da dil ve estetik kurallarını tanımayan, kelimelerin anlamlarına değer vermeyen, anlatımda başıboş ve alabildiğine çağrışımlara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dizim — is. 1) Dizilme işi, dizme Kitabın dizimi bitti. 2) dbl. Söz zincirinde birbirini izleyen ve belli bir birim oluşturan ögeler birleşimi, sentagma Birleşik Sözler dizim dizim söz dizimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
doğrusal — sf. 1) Bir doğru ile ilgili olan 2) Bir doğruyu izleyen 3) mat. Bir doğrunun denklemi birinci dereceden olduğu için birinci derece ifadelerine genel olarak verilen sıfat Doğrusal denklemler … Çağatay Osmanlı Sözlük
geçinme endeksi — is., ekon. 1) Belirli bir sosyal grubun ortalama yaşama düzeyini sürdürebilmesi için yapması gereken giderleri izleyen fiyat endeksi 2) Vatandaşların geçim gereksinimini karşılayabilmesi için yaptıkları harcamaların toplamı … Çağatay Osmanlı Sözlük
göçüşme — is., dbl. Bir kelime içinde birbirini izleyen iki ünsüzün yer değiştirmesi, ünsüz göçüşmesi, yer değiştirme, metatez: çömlek > çölmek, yalnız > yanlız, kibrit > kirbit vb Birleşik Sözler uzak göçüşme yakın göçüşme ünlü göçüşmesi ünsüz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözlemci — is. 1) Dikkatle, eleştirici bir gözle gözlem yapan kimse, müşahit 2) Bir konferans, kongre vb.ne katılan, genellikle söz alma ve önerge verme hakkı olmayan, toplantıları kendi veya başkası adına izleyen kimse, müşahit 3) gök b. Gözlemevinde… … Çağatay Osmanlı Sözlük